27 Eyl 2012

2 Kitap Önerisi

Aslında birçok kitap postu yazacağım hepsi sırada bekliyorlar. Okuyor okuyor ama bir türlü yazamıyorum.
Anlatacağım ilk kitap Salih Seçkin'in Ve Sana Döndüm isimli kitabı. Tatilde elim boş kalınca kardeşimin kitaplığını karıştırıp bakınıyordum, elim ona gitti.Bu kitap nefes arası okunacak kadar akıcı ve kısa bir kitap.Açıkçası ben yazarı daha önce duymamıştım. Akademik unvanı olan Salih Seçkin oldukça basit bir dille anlatmış okuyucuya vermek istediklerini. Ama mana yüklü ve bir hayli dolu cümlelerle... İnsan okuduklarından birşeyler almak ister ya hep, ben bu kitaptan dua etmeyi öğrendim mesela. Okadar içten ve doğru yakarışlar varki benim de dualarımın arasına girdi etkilendiğim cümleleri. Birçok kitap sitesinde çok küçük fiyatlara satılıyor üstelik. Keşke herkes okusa olur benim temennim....

24 Eyl 2012

6 Tarçınlı nefis kurabiyeler

Sizde benim gibi ağızda dağılan şekerli kurabiyeleri ve tarçını seviyorsanız bu kurabiyeyi mutlaka denemelisiniz. Ben ilk denememde fırında fazla tuttuğum icin istediğim gibi olmadı. Bu kez fırına atmadan önce 20dk buzdolabında beklettim ve fırından üzerleri kızarmadan hatta dokunduğunuzda içi biraz yumuşak olacak şekilde çıkardım.Hafif hafif çatlar görüntüsü olduğunda, üzerinin piştiğini düşündüğünüzde tereddüt etmeden fırını kapatabilirsiniz.Ardından sıcak sıcak eliniz yanarak pudra şekeri ve tarçını karıştırdığınız geniş bir kapta kurabiyelerinizin etrafını bu karışıma bulayın ve servis tabağına alıp soğumasını bekleyin.Eee simdi gelelim ölçülere



2 buçuk su bardağı nişasta
1yumurta
1 pakt yumuşak margarin
Yarım çay bardağı sıvı yağ
1pkt kabartma tozu
1pkt vanilya
2corba kasığı seker
Aldığı kadar un( hamur kulak memesinden oldukça sert olacak şekil vermeniz icin.Zor yapışır durumda oluyor ümitsizliğe kapılmayın ;))
Hamuru parçalar halinde rulo yapıp üzerine bastirip ,uzun bir dikdörtgen yapıyor ve ardından bıçakla yan yan kesiyoruz. Soguk fırına atıp 180 derecede pişiriyoruz. Bukadarcık :) afiyetle...

23 Eyl 2012

2 sevgi ve muhabbetle anacağım ismi ile müsemma olan seni

      Bazı anlar insana tevafuk kelimesinin anlamını idrak ettiriyor.Çünkü tesadüf ve tevafuk arasında ki o ince çizgi sözle anlatılmayacak kadar narindir.Son zamanlarda böyle anları bolca yaşar oldum ben.Çok şükür Allah'a (c.c)
      Dilime dolanmış ellerimi açıp hep istediğim o içi büyük tek kelime, sıkıştığım ve tutunacak bir dal aradığımda avucuma bırakılıyor mesela..Yada içimi daraltıp bunaltan bir fikir, okuduğum birkaç satırla yerini rahatlatıcı bir huzura bırakıveriyor.En son cuma akşamı yaşadım bunlardan birini.Birkaç gün önce İskender Pala'nın Katre-i Matem kitabına başladım.Birçok kitapsever okumuştur bu kitabı sanırım.(benim popüler kitapları en çok okundukları dönemde okuyamama gibi bir huyum var nedense)


 Perşembe akşamı yatmadan önce kitabın en son okuduğum sayfaları bunlardı.

       Kitap elimde uyuyakalmışım hatta.Uyuyup uyanıp bolca lale gördüm rüyamda.Seyre daldıklarım, hayran kaldıklarım...Ve o gün içerisinde google'a tek kelime yazdım. " LALE ". Lalenin tasavvufi anlamını araştırıp okudum. Lale tasavvufta Allah'ı (c.c) anlatır, hatırlatırmış.
    Cuma akşamı otururken kapı çaldı, eşim baktı sonra içeri gelip günlerdir beklediğim paketimi uzattı.Önce inceledim uzun uzun,açmadım.Paketim Sevgi abladan( değmesin yağlı boya )geliyordu.İtina ile merak içinde açtım paketi.Ve işte hediyelerim.(Bir şal,ona uyumlu çok güzel bir çiçek iğne,bu kağıt zarf,birde şekerleme vardı ama benim ufaklık onun mama olduğunu öğrenince eser kalmadı)
     Sonra kağıt zarfı alıp içine baktım, kalemiyle kendi harfleriyle yazdığı notu okudum, gözlerim doldu.Çünkü içinden bunlar çıktı.Lale soğanları!


      Şimdi tevafuktan başka neyle açıklanabilir bu gönül bağı sizce? Gönülden kocaman teşekkürler sana ablacım. Birdaha ki baharı iple çekeceğim ben, lalerim kök salacak ve bana neler neler anlatacak.Her daim şükür kelimelerini döktürecek bana dilimden..
Ve sevgi,muhabbetle anacağım ismi ile müsemma olan seni....

20 Eyl 2012

0 Çekiliş Zamanı

Blog aleminde nasılda güzel çekilişler, hediyeleşme etkinlikleri gerçekleştiriliyor. Benim pek şansım yoktur bu konularda ama yinede denemek gerek.Bence sizlerde bir göz atın...
deniz kabuğundan inciler' in bir hediyesi var ki bayıldımm




bir diğeri ise MODA SARE den tam teşekküllü bir kombin :)



Hadi bakalım rastgele...

0 Hayırlı Cumalar


Yine sadece okuma moduna geçtim.Günlerdir tüm yazılan postları okuyor ama bir türlü yazamıyorum.Bu hafta birçok bayan için bir koşuşturmaca ve yoğunluk içerisinde geçti anladığım kadarıyla. Okula başlayan minik kuzular, onlardan daha çok yorulan anneler, kış hazırlıkları, tatil dönüşü temizlikleri, sonbaharı karşılama  merasimleri, hava değişikliklerinden hasta olan bebekler ve bunlardan etkilenmeyen belki de ruhu duymayan babalar ( umursamazlıklarından ziyade erkek olmanın verdiği rahatlıktan:) ). Bloggerlardan bu hafta edindiğim izlenimler bunlar...
Ben de bu hafta iki buçuk aylık tatili sonlandırıp,girer girmez de tozdan görünmeyen evime el atayım dedim. Bunun yanına birde kış hazırlıkları girince hala işin içinden çıkamadım. Birde çocukla büyük temizlik yapmanın sıkıntıları ve yavaşlığı malumunuz.
Bu sabah çayımı yudumlayıp post okurken kelebek gibi blogunun sahibesinin hazırladığı cuma kartlarını çok beğendim. Üstelik isteyenlerin paylaşabileceğini belirtmiş ki buda hemen benim klavyeye sarılmam sebep oldu.
Umarım bizde bu mübarek günü layıkıyla geçirenlerden oluruz.
Hz. Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor:
"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm cum'a gününden bahis açıp dedi ki: 
'Onda bir saat vardır; müslüman bir kul namaz kılar olduğu halde, o saate erse, Allah'tan her ne istemişse onu Allah kendisine mutlaka verir.' 
Bunu söylerken (Resulullah) eliyle o vaktin azlığını işaretliyordu." 

Dualarda buluşmak ümidiyle...


10 Eyl 2012

6 Atem tutem men seni

Hamd yalnız Allah' a (c.c) dır. Sana sonsuz kere hamdü senalar olsun Rabbim...
Şükretmem gereken sayılamayacak kadar sebep var ömrümde. Bunların en önde olanlarından biri de senin mucizen yavrum. Beni buna vesile kılıp bu mucizeyi bana emanet ettiğin icin sana sonsuz şükürler Rabbim... 
Emanetini sana layık olarak yetiştirebilmeyi nasip et bana. Onu Kuran ahlakıyla ahlaklandır, sevdiğin kullarından say ve vatana, millete hayirli bir evlat olmasını nasip et.
Ve Rabbim bu gün ve onu hissettiğim ilk andan bu yana her gün, onu kollarıma alıp, uykuya bıraktığım zamanlarda, her sardığımda, her kokladığımda ve ona her baktığımda gözlerim dolarak, yaşadığım hisleri tüm isteyen kalplere nasip et. Gönülden isteyen her kadını annelikle taçlandır. Âmin! 

Not: Bu aksam biz yine koyun koyuna koklaşarak uyurken, oğlumun sevdiği aşağıdaki ninni bize eşlik ediyordu. Ben minik eller elimdeyken,gözlerimden iki damla inci düşürdüm ve bunları düşündüm...

9 Eyl 2012

2 Elif, Ol/maya çalışıyor!

Karanlık... Etraf karanlık, gözümün önünde yok tek bir ışık, her yer karanlık... Ben karanlık! 
Gece gündüz uyku yok gözlerimde.Yatıp kalkıyorum aynı fikir, aynı istek, aynı korkular dolaşıp duruyor zihnimde. Ve hep aynı savaştayım nefsimle...
İcimde bir korku! Hem gitmek istiyor o ışığa doğru, hem kalmak oldugu yerde. Kalbim mutlu sanki bu sahtelikte.Gözlerimi kapatip yine ayni karanlikta kalsam diyorum, bilmiyormuş gibi yapsam. Duymamış gibi, bir çoğunun yaptigi gibi, şimdiye dek yaptığım gibi...Yaşa diyorum, yalanı dolanı, azla yetin, sadece bu dünyada kalanla. Sonra sarsıyor beni bir el, sirkeliyor ruhumu, yine karanlık! Yine uyku yok! Yine aklım fikrim hep O'nda... 
Geç diyor sonra içimdeki ses. Herşeyden geç, herkesten geç. Bedenden, tenden, hevesten,bu geçici  lezzetten geç.. Hiçbirşey icin henüz değil geç! Geç kendinden O'nu seç! 

Nefsimle bir savaş... Bir hengâme ki ortalık toz duman, ruhum yerlebir! Günler, geceler birbirini kovalıyor; hiçbirşey değişmiyor. Sorular bitmiyor. Olana razı degil gönül ama ol/maya da korkuyor. Sonra bana bir ses lazım diyor, başka bir kapıyı çalıyor. Kapıda keskin bir nefes " ne duruyorsun?" diyor. " O' seni bekliyor, OL istiyor, topla incilerini de gel diyor"

Bu sözler şefkatli bir tokat gibi ruhuma dokunuyor. Ve o gece savaşım sona erip, yüreğim galibiyetle birlikte seccademde ağlıyor... 
Geç olsada dönmüş olmanın umuduyla GAFÛR (c.c) olana,
mağfiretinden ümitle  MUCİP (c.c) ismi şerifine ellerini açıp Vav gibi mütevazi, 
Elif gibi dosdoğru OLmaya çalışıyor.

NOT: Belki hatırlamaz bile ama bu sıkıntılı zamanlarımda, harflerini yüreğime salan ve cesaret veren Değmesin yağlı boya  bloğunun sahibesine muhabbet ile.Rabbim ondan razı olsun...