Dilime dolanmış ellerimi açıp hep istediğim o içi büyük tek kelime, sıkıştığım ve tutunacak bir dal aradığımda avucuma bırakılıyor mesela..Yada içimi daraltıp bunaltan bir fikir, okuduğum birkaç satırla yerini rahatlatıcı bir huzura bırakıveriyor.En son cuma akşamı yaşadım bunlardan birini.Birkaç gün önce İskender Pala'nın Katre-i Matem kitabına başladım.Birçok kitapsever okumuştur bu kitabı sanırım.(benim popüler kitapları en çok okundukları dönemde okuyamama gibi bir huyum var nedense)
Perşembe akşamı yatmadan önce kitabın en son okuduğum sayfaları bunlardı.
Cuma akşamı otururken kapı çaldı, eşim baktı sonra içeri gelip günlerdir beklediğim paketimi uzattı.Önce inceledim uzun uzun,açmadım.Paketim Sevgi abladan( değmesin yağlı boya )geliyordu.İtina ile merak içinde açtım paketi.Ve işte hediyelerim.(Bir şal,ona uyumlu çok güzel bir çiçek iğne,bu kağıt zarf,birde şekerleme vardı ama benim ufaklık onun mama olduğunu öğrenince eser kalmadı)
Sonra kağıt zarfı alıp içine baktım, kalemiyle kendi harfleriyle yazdığı notu okudum, gözlerim doldu.Çünkü içinden bunlar çıktı.Lale soğanları!
Şimdi tevafuktan başka neyle açıklanabilir bu gönül bağı sizce? Gönülden kocaman teşekkürler sana ablacım. Birdaha ki baharı iple çekeceğim ben, lalerim kök salacak ve bana neler neler anlatacak.Her daim şükür kelimelerini döktürecek bana dilimden..
Ve sevgi,muhabbetle anacağım ismi ile müsemma olan seni....
Tam yorum yazacaktim ki telin sarji bitti..
YanıtlaSilDuygulandim..duygulandim bil..
Dedim sana..unutma..
Bu anlarin ve gunlerin tadini cikar..geri gelmezler bir daha..
Bende zarfı açtığımda cok duygulandim.insallah bugünlerim daim olur ve hepimize nasip olur ablam
YanıtlaSil